Ritalin, dikkat eksikliği ve
hiperaktivite bozukluğu sendromu olan çocukların tedavisinde kullanılan
bir ilaçtır. Bazen narkolepsi tedavisinde de kullanılabilir. Merkezi
sinir sistemini uyarır; etkisi metaamfetaminlere göre daha az, kafeine
göre daha fazladır. Ritalin, tabletler halinde ve sadece kırmızı reçete
ile satılmaktadır.
Etkiler
Ritalin
hiperaktif çocukları yatıştırıcı, dikkat eksikliği olanları da
odaklayıcı bir etkiye sahiptir. Tavsiye edildiği dozda alındığında
faydalı olabilmektedir. Yapılan araştırmalarda da tedavinin parçası
olarak ve tavsiye edilen dozda kullanılan Ritalinin bağımlılık yapmadığı
gösterilmiştir. Fakat uyarıcı etkileri nedeniyle, insanların bu ilacı
istismar ettikleri bilinmektedir. Ritalinin etkisini arttırmak için
eroinle ya da hem eroin hem de kokainle karıştırıp kullananlar olduğu
saptanmıştır. Orta okul ve lise öğrencileri tabletleri kırıp burundan
çekerek ya da tabletleri yutarak “kafa bulmaya” çalışmaktadırlar.
Farmakoloji
Ritalin
bir merkezi sinir sistemi uyarıcısı olup belirgin etkisi motor aktivite
yerine mental aktivite üzerinedir. İnsandaki etki mekanizması tamamen
anlaşılmamıştır, fakat beyin kökü aktivasyon sistemini ve korteksi
aktive ederek uyarıcı etkisini gösterdiği düşünülmektedir. Ritalin’in
çocuklardaki mental ve davranışsal etkilerinin mekanizması açıklıkla
belirlenmemiştir ve bu etkilerin merkezi sinir sisteminin durumu ile
ilişkilerini gösteren kesin bir kanıt bulunmamaktadır.
Oral
yoldan alındıktan sonra etkin madde (metilfenidat hidroklorür) hızla ve
hemen hemen tamamen emilir. Yoğun ilk geçiş metabolizması nedeniyle
sistemik biyoyayarlanımı dozun ancak %30’u (%11-51) kadardır. Besinlerle
alınması emilimini hızlandırır fakat emilen miktarı etkilemez.
Oral
alınmasından sonra 48-96 saat içinde dozun %78-97’si idrar, % 1-3’ü
dışkı ile, metabolitleri şeklinde atılır. Değişikliğe uğramamış
metilfenidat ancak küçük miktarlarda (< % 1) idrarda görülür. İlaç
ile tedavi DHEB sendromunu gösteren çocukların hepsinde endike değildir.
Uyarıcılar, çevresel faktörler (özellikle çocuk suistimali) nedeniyle
sekonder olarak gelişen belirtiler olan çocuklarda ve/veya psikoz dahil,
primer psikiyatrik bozukluklar olan çocuklarda kullanılmaz. Uygun
eğitsel yaklaşım esastır ve psikososyal girişim genellikle gereklidir.
Zehirlenme ve tedavisi
Akut
doz aşımının belirti ve semptomları başlıca merkezi ve sempatik sinir
sistemlerinin aşırı uyarılmasına bağlıdır ve aşağıdaki belirtiler
görülebilir: kusma, ajitasyon, tremor, hiperrefleksi, kas seğirmesi,
konvülsiyonlar (muhtemelen komanın izlediği), öfori, konfüzyon,
halüsinasyonlar, deliryum, terleme, ateş basması, baş ağrısı,
hiperpireksi, taşikardi, palpitasyon.
Tedavi destekleyici
önlemlerden oluşur. Hasta kendine verebileceği zarara ve halen mevcut
aşırı uyarılmayı daha da ağırlaştıracak dış uyarıcılara karşı
korunmalıdır. Eğer belirti ve semptomlar çok şiddetli değilse ve hasta
bilinçli ise kusturma ile mide boşaltılabilir veya yıkanabilir.
Zehirlenme şiddetli ise, midenin yıkanmasından önce çok dikkatle titre
edilmiş dozda kısa etkili bir barbitürat verilmelidir. Yeterli dolaşım
ve solunumun sürdürülmesi için çok özen gösterilmelidir; hiperpireksi
için dışarıdan soğutma işlemleri gerekebilir. Ritalin ile doz aşımında
periton diyalizinin veya ekstrakorporal hemodiyalizin etkinliği tespit
edilmemiştir.
22:35:00
0 yorum:
Yorum Gönder