Dünya Sağlık Örgütü’ne göre uyuşturucu “sağlık nedenleriyle alınanların dışında, yaşayan organizmaya alındığında, organizmanın bir ya da birden çok işlevini değiştirebilen herhangi bir maddedir”.
Uyuşturucu kavramı günlük hayatımıza özellikle son birkaç yıl içinde yoğun bir biçimde girmiş olmasına rağmen, bu kavramın içeriği hakkında bir fikir birliğine varılamadığı gözlenmektedir. Ancak genel bir kavram olarak uyuşturucu dendiğinde herkes benzer bir kavramı düşünmekle birlikte bunun ayrıntıları bilinmemektedir. Bugün ülkemizde bağımlılık yapıcı maddeler için genel olarak uyuşturucu tanımı kullanılmaktadır. Uyuşturucu sözünün kendisinden de anlaşılacağı üzere, kişiyi uyuşturan, hareketsiz kılan, kontrolünü kaybettiren maddeler akıla gelmektedir. Bağımlılık yapabilen tüm maddeler için uyuşturucu tanımını kullanmak aslında yanlıştır. Bu tanımlama ile uyarıcı bazı maddeler bu kapsam dışında gibi bir izlenim doğmaktadır. Halbuki uyarıcı maddeler de uyuşturucu maddeler gibi bağımlılık yapıcı maddelerdir. Bu nedenle bu kavram içinde tüm bağımlılık yapıcı maddeleri değerlendirmek doğru olacaktır.
Bir tanımlama yapmak gerekirse; uyuşturucu maddeler, bedene girdiklerinde ruhsal, davranışsal ve bedensel değişikliklere neden olup, bağımlılık yapabilen kimyasal maddelerdir. Tıp literatüründe bunlar psikoaktif madde olarak adlandırılmaktadır. Yabancı kaynaklarda bu maddelere önceleri “drug” adı verilmiştir. Ancak drug sözcüğü aynı zamanda ‘ilaç’ karşılığında da kullanıldığı için önemli bir sorun olmuş ve bütün ilaçların drug kapsamı içinde değerlendirilmesinin yanlış olduğu görülmüştür. Son zamanlarda ise “substance” olarak adlandırılmaktadırlar. Bağımlılık yapıcı maddeler şu şekilde sınıflandırılabilir:
Sigara (tütün)
Alkol
Opiyatlar: Morfin, Eroin, Kodein, Metadon, Meperidin
Uyarıcılar: Amfetamin, Kokain, Ecstasy, Kafein
Merkezi Sinir Sistemini baskılayanlar: Barbitüratlar, Meprobomat, Benzodiazepinler (diazem, xanax, ativan, rivotril, rohypnol vb), Alkol, Akineton
Halüsinojenler: LSD (Liserjik Asid Dietilamid), Meskalin, Psilocybin, DMT (dimetiltriptamin), DET (dietil triptalmin), DOM (dimetoksimetil amfetamin), MDA (metilendioksi amfetamin)
Uçucu maddeler (Volatile hydrocarbons): Tiner, Benzen, Gazolin, Glue (Baligibi yapıştırıcılar)
Esrar ve benzerleri
Fensiklidin (PCP)
Görüldüğü gibi birçok madde uyuşturucu kapsamı içinde yeralmaktadır. Bunlar arasında alkol ve sigarada vardır. Dilimizde kullanılan uyuşturucu kavramı içinde alkol ve sigara yeralmamasına rağmen, bunlarında birer şiddetli bağımlılık yapıcı madde olma özelliği göz önüne alınmış ve tüm dünyada bu kapsam içinde değerlendirilmesine karar verilmiştir.
Bu maddeler, doğal olabilir, sentetik olabilir, yasal olabilir ya da yasal
olmayabilir.
Yukarıda yeralan maddelerin bir kısmı doğal maddelerdir. Örneğin morfin, kokain, esrar doğada bulunan maddelerdir. Bu maddeler bazı işlemlerden geçirilerek yeni başka maddeler elde edilmektedir. Buna örnek olarak eroin verilebilir. Kimi maddeler ise tamamen laboratuarlarda üretilir. Buna örnek olarak ise ecstasy vb verilebilir.
Bağımlılık yapıcı maddelerin hepsi yasal olmayan maddeler değildir. Bunların bir kısmı yasal olarak eczanelerde bulunabilen, hekim tarafından reçete edilen ilaçlardır. Bunlar halen tıpta ilaç olarak kullanılmaktadır. Hekim tavsiyesi ile, belli doz ve sürelerde kullanıldığı takdirde bağımlılık yapma olasılıkları düşüktür. Ancak bu ilaçlar kontrol dışı, uzun süreli ve yüksek dozlarda kullanıldığı takdirde bağımlılık oluşturur. Bu nedenle bu tür ilaçların kontrolüne ilişkin çeşitli yasal düzenlemeler yapılmıştır.
Maddelerin etkileri alınan miktara göre değişkenlik gösterebilmektedir. Alınan miktar arttıkça sağlanan etki artmamakta ve bir plato çizmektedir. Bu durum aşağıdaki şekilde gösterilmiştir. Bu nedenle kişi bir süre sonra giderek kullandığı madde miktarını artırmaktadır.
Maddelerin kullanım yolları da farklılık göstermektedir. Kullanım yolu etkinliği de belirlemektedir. Yutma yoluyla maddenin alındığı taktirde etki geç başlamakta ve düşük olmaktadır. İnhalasyon yoluyla alındığında ise etki çok çabuk başlamakta, yüksek olmakta ancak etki çabuk azalmaktadır. Bu durum aşağıdaki şekilde gösterilmiştir. Hızlı etkileyen maddelerin etkisi süresi de genelde kısa olmaktadır. Hızlı etkileyen maddelerin bağımlılık potansiyeli de genelde daha yüksektir.
17:31:00
0 yorum:
Yorum Gönder